Seneler evvel çalıştığım bir  sigorta şirketinde  satış eğitimleri vermek ve satış elemanlarımızı daha  iyi yetiştirmek  üzere  bir  eğitim metodu satın almıştık .  Bu metodun, ilk aşamada  eğitici eğitimini  alıp iyice kavradıktan sonra başka bir yönetici arkadaşımla  birlikte ( Ali Şefren ) gerek mevcut elemanlarımıza gerekse de  yeni alınan  satışçı arkadaşlarımızın temel eğitimleri bittikten sonra bu metodun eğitimlerini vermeye başladık. Ancak temel eğitim dediğim süreci hafife almamak gerekiyor. Şöyleki; bu eğitim 25 iş gün süren , Marmara Üniversitesi Sigortacılık Yüksekokuluyla ortaklaşa düzenlenen ve o bölümdeki akademisyenlerin de ders verdiği güzel bir sertifika  programıydı . O zamanın şartlarına  göre ( 2002  senesi ) Türkiye’de bulunan birçok sigorta şirketine olmayan bir eğitim programıydı ve bu program  sayesinde ilgili dönemde çok başarılı bir ekip kurup yönetmiştik . Eğittiğimiz arkadaşların çoğu şu an sigorta sektöründe ya patron ya da yönetici oldular . Bazıları ise  başka sektörde satış yöneticiliğine devam ediyorlar.

Bu eğitim programının birkaç modülünde başarılı satışçıların mutlaka “ Olumlu Zihinsel Tutum”a sahip olmaları işleniyor ve bu tutum sayesinde başarıların artacağı ve satışların maksimize olacağından bahsediliyordu.

İşte bizde yöneticilik hayatımızın büyük bir bölümünde karşımıza çıkan veya çıkacak hertürlü olumsuz konu veya düşünceyi olumluya çevirmenin yollarını arar olduk .
Çevreye negatif enerji yayarak verdiği olumsuzluklarla zararlı olarak nitelendirdiğimiz insanların bir kısmı yaptıklarının farkında değilken, diğer bir kısım ise bilinçli olarak huzursuzluk yaratıp insanları kızdırmaktan büyük zevk alır. Fakat sonuç olarak, her şekilde gereksiz bir karmaşa ve en kötüsü de, stres yaratırlar. Travis Bradberry’nin (Duygusal Zekânın Hızlı  kitabının  yazarı )  paylaştığı negatif enerji yayan ve olumsuzluk yaratan bu tarz zararlı insanlarla baş etme yollarını aşağıda sizlerle paylaşmak istiyorum. .

Araştırmalar, stresin beyin üzerinde kalıcı ve olumsuz bir etki yarattığını gösteriyor. Birkaç gün bile strese maruz kalmak, beynin mantık ve hafızadan sorumlu, bölümündeki sinirlerin etkinliğini azaltıyor. Haftalar boyu yaşanan stres, beyin hücrelerinin birbirleriyle olan iletişimlerini hasara uğratırken, aylar süren stres ise, nöronları geri dönüşü olmayan bir şekilde yok ediyor.

İşle ilgili yaşanan stresin büyük bir bölümü, işlerin yetişmesi ile ilgili olup, genelde kontrol edilebilir bir gerginlik yaratıyor. Asıl zarar veren ise, sürpriz bir şekilde ortaya çıkan beklenmedik durumlar ve bu durumların kaynağının da çoğu zaman zararlı insanlar olduğunu kabul etmeliyiz. Sebebi ister negatif tutumları, ya da sadece nasıl davranacaklarını bilmemeleri olsun, kişiyi strese sokan bu insanlarla baş etmeyi öğrenmek gerekiyor.

İş hayatında başarıyı yakalamış insanların ortak özelliği, stres anlarında duygularını nasıl yöneteceklerini bilmeleri. En büyük yetenekleri ise, zararlı insanları kendilerinden uzak tutmanın yollarını yıllar içinde öğrenmiş olmaları.

Peki, başarılı insanlar nasıl davranıyor? Şimdi size bu bunu sırlarını vereceğim .
1-    Özellikle her şeyden şikayet eden, zararlı insanlarla aralarına sınır koyarlar.
Her şeyden şikayet eden negatif insanlar, sorunlara odaklandıkları için çözüm bulmada başarısız olurlar. Kendilerini daha iyi hissetmek için, herkesin onlar gibi mutsuz olmasını isterler. İnsanlar genelde kaba ya da duyarsız gözükmemek adına, bu insanların şikayetlerini dinlemek zorunda kalır. Fakat insanlara anlayışlı davranmakla, onların olumsuz duygularla dolu dünyasında çakılı kalmak arasında ince bir çizgi vardır.Bu durumdan kurtulmak için, bir takım sınırlar koymak ve gerektiğinde uzak durabilmek gerekmektedir. 

Başarılı insanlar, duygularını okuyabilir ve ona göre doğru hamleler yapabilirler. Bir anlaşmazlık anında, kontrol edilemeyen duygular bireyleri istemediği yollara sürükleyerek, ciddi anlamda zarar görecek şekilde davranmasına neden olur.

2 - Mantıksız durumların üstesinden gelirler.
Zararlı insanların davranışları o kadar mantıksızdır ki, sizi kolayca çileden çıkarabilirler. Fakat bu konuda dikkatli olmak lazımdır; kendinizi duygularınızın kontrolüne bırakıp, onların oyununa gelmeyin.

Karşınızdaki insan ne kadar mantıksız olursa, sizin de bu işin üstesinden gelmeniz aslında o kadar kolay olur. Böyle durumlarda, konuyla aranıza duygusal olarak bir mesafe koyun ve o kişiyle etkileşiminize, sanki bir bilim projesiymiş gibi yaklaşın. Duygusal karmaşaya değil, sadece gerçeklere göre hareket etmelisiniz.

3 - Duygularının farkında olurlar.
Duygusal bir mesafeyi korumak, farkındalık gerektirir. Size devamlı baskı yapmaya çalışan   bir insanı, ne yaptığının farkında olmazsanız, durduramazsınız. Bazen, işin içinden çıkmanın en iyi yolunu bulmak için, durup düşünmeniz gerekir. Kafanızı toplayıp en iyi hamleyi yapmak için kendinize zaman tanıyın.

4 - Kimsenin keyiflerini kaçırmasına izin vermezler.
Tatmin ve keyif alma duygularınız, diğer insanların düşüncelerine bağlıysa, kendi mutluluğunuzu kontrol edemiyorsunuz demektir. Duygusal olarak zeki insanlar yaptıkları bir şeyden mutluluk duyduklarında, kimsenin fikirlerinin ya da art niyetli yorumlarının keyiflerini kaçırmasına izin vermezler.

Başkalarının sizin hakkınızda düşündükleri konusunda tamamen kayıtsız kalmak imkansız olsa da, kendinizi kimseyle karşılaştırmak zorunda değilsiniz. Ayrıca başkalarının fikirlerine ihtiyatlı yaklaşmanız gerekir. Bu sayede, kendinize verdiğiniz değer başkalarına bağlı olmadığından, zararlı insanların dedikleri ya da yaptıkları sizi etkileyemez.

5 -Unutmazlar.
Duygusal zekaya sahip insanlar kolay affeder ama bu, her şeyi unuttukları anlamına gelmez. Affetmek, hata yapan kişiye ikinci bir şans vermek demek değildir; daha çok, yola devam edebilmek için olumsuz durumları arkada bırakmayı amaçlar. Başarılı insanlar, başkalarının hataları yüzünden bir açmaza düşmek istemedikleri için, olan biteni arkada bırakıp, gelecekte de zarar görmemek adına kendilerini korurlar.

6 -Kendileri hakkında olumsuz düşünmezler.
Bazen, diğer insanların olumsuzlukları sizi de ele geçirir. İnsanların size davranış biçimleri karşısında kendinizi kötü hissetmeniz normal, fakat bunu aşmak ya da olumsuz duyguları daha da güçlendirmek, tamamen size bağlıdır. Kendiniz hakkında olumsuz düşüncelere kapılmanız, sizi zayıf düşürür, içinden çıkılması güç bir duruma sürükler. Üstelik çoğu zaman bu düşünceler, gerçeği yansıtmazlar. Dolayısıyla, her ne pahasına olursa olsun, kendi kendinizi kötülemekten uzak durun.

7 - Sorunlara değil, çözümlere odaklanırlar.
Dikkatinizi verdiğiniz yer, duygusal durumunuzu da belirler. Eğer karşılaştığınız sorunlara yoğunlaşırsanız, olumsuz hisleri ve stresi daha da uzatırsınız. Pozitif duygular yaratıp stresi azaltacak bir kişisel verimlilik hissiyatı oluşturmak için, içinde bulunduğunuz şartları daha iyi bir duruma sokacak eylemlere odaklanmalısınız.

Zararlı insanların sizi ne kadar zora soktuklarını düşünüp bu noktada takılı kalırsanız, gücü ele geçirmelerine neden olursunuz. Yapmanız gereken şey, bu konuyla nasıl baş edeceğinize odaklanmanızdır. Bu sayede kontrolü elde tutmak konusunda daha becerikli olur ve onlarla olan etkileşiminizde yaşadığınız stresi azaltırsınız.

8 - Aldıkları kafein miktarına dikkat ederler
Kafein almak, adrenalin salgılamayı tetikler. Dolayısıyla bir tehditle karşılaştığınızda, ya kaçmanıza ya da sert bir şekilde tepki vermenize neden olur. Bu mekanizma, anında tepki verebilmek için, mantıklı düşünmenizi engeller.

9 - Uykularını alırlar.
Stres seviyenizi kontrol edebilme ve duygusal zekanızı artırmada, uyku çok önemli bir rol oynar. Uyuduğunuzda, beyniniz adeta şarj olur. Gün içinde yaşadıklarınıza şöyle bir göz atıp, gerekli olanları saklar, gereksizleri yok eder. Bu sayede zihniniz açık bir şekilde uyanırsınız. Eğer uykunuzu yeterince almazsanız, öz denetim, dikkat ve hafıza kapasiteniz azalır. Bununla birlikte uykusuzluk, stres hormonlarının seviyesini de arttırır. İyi bir gece uykusu sayesinde, zararlı insanlarla olan iletişiminizde daha pozitif, yaratıcı ve aktif olursunuz.

Sonuç olarak, zorlayıcı insanlarla etkileşime girdiğinizde, yukarıda bahsettiğimiz stres azaltan yöntemleri kullanırsanız, beyniniz stresle daha etkin bir şekilde baş etmek konusunda antrenmanlı olur. Bu sayede gergin durumların olumsuz sonuçlarını daha az hissedersiniz.